Tüm canlılarda olduğu gibi insanında önemli besin kaynaklarından biri takdir edilme duygusudur. Yapı taşı olarak insan da başarma üstüne kurulmuş bir yapıdır. Takdir edilme çabalarının tek karşılığıdır. Sevilmek, takdir ve fark edilmek daha bebeklikten itibaren insanın ihtiyaç hiyerarşisini belirler.
Takdir edilme; anne ve babanın çocuklarının saçını okşamasıyla başlar. Takdir etme sevme ve ya değer vermeme ve sevgi göstermeme çocuğun gelişiminde hayati önemlidir. Çocuğun gelişimine ya çok iyi değer katar iyi bir insan iyi bir birey olur ya da travmatik ve dramatik bir yola sokar.
Elimizde iyi olanı ödüllendirmek için şeker, yanlışı söndürmek için yangın söndürme tüpü gibidir sevgi ve övgü. Şeker bir havuç olmadığı gibi yergi de bir söndürme tüpü değildir. Doğru olanı yükseltmek gerekir makul sınırlarda ve yanlış olanı da doğru yoldan giderek kararlı durarak ve güzel olanın her zaman kazanacağını göstererek olur. Doğru olanı göstermek için önce doğruları kendimiz yapmalıyız.
Norveççe’de, çaresiz kalan, çıkış yolu bulamayıp umutsuzluğa kapılan insanlara öğüt olarak söylenen bir atasözü vardır “Think like Atatürk”Atatürk gibi düşün.
Şükran ve minnet duygusunun en yalın ifadesi teşekkür etmektir. Teşekkür ederim demek karşınızdaki kişilere hem değer vermek hem takdir etmenin bir yoludur.
Teşekkür etmek gibi, kulağa da hoş gelen iyi dilek sözleri çocukların daha güzel insanlara dönüşmesi için büyüklerin küçüklere öğretecekleri ilk sözlerdir. Takdir edilmek ve övülmenin beynimiz ve bedenlerimizde hoş duygular uyandırdığı ve bizleri daha sağlıklı hale getirdiği de bir gerçektir.
”Biride çıkıp demiyoki İyi ki varsın Eren” Bu söz birebir Eren’in sözleri. Daha bir çocuktu Eren. Belli ki hayat onu delikanlılığa ve sorumluluk duygusuna çoktan küçük yaşta itmişti. Eren’in sözleri gösteriyor ki tek istediği şey yaptıklarının görülmesi ve takdir edilmesiydi. Bunu da çok güzel ifade etmişti. Hayatta en güzel şey yaşarken yaptıklarımızın görülmesi ve biz bu hayattan gittikten sonra da güzel hatırlanmaktır.
İşte bunu başarabilmek için sevgimizi, övgümüzü, şükran duygumuzu göstermekten kaçınmayalım. Teşekkür etmek alışkanlık halinin ötesinde çağdaş Dünya’da entelektüel bir seviyesi olarak görüldüğünü de unutmayalım.
Norveçlilerin zor zamanlarda bizim Büyük Atatürk’ümüzün çaresizlik karşısında hiçbir şeyin bitmediğini göstermesinden yola çıkıp Atatürk’ü bir Norveç atasözüne dönüştürdükleri gibi, iyi ki varsın Eren de bir takdir ve teşekkür etme sözü olarak bizim dilimize yerleşebilir.
Görün, takdir edin, çocuklarınızın başını okşayın, Atatürk gibi düşünün ve iyi ki varsın Eren.
Dr. Taşkın Sarıkaya
06/07/21 22:04
biz bugün yaşanmışlıklarımızı yaşıyoruz 