Uyurken de sever insan

Hayatımızda kısacık, küçücük cümlelerin büyük yeri ve önemi vardır. Seni seviyorum, seni özledim, seni düşünüyorum, aklımdasın gibi.

Seni seviyorum sözü kısacık bir söz olsa da anlamı o kadar büyüktür ki, çocukluğumuzdan itibaren hayatımızda kapladığı yer ve hayatımız boyunca ihtiyacımız olacak en büyük sözdür.

Sözlerde işte yollar gibidir. Gönlümüzün kaç şeritli olduğunu gösterir. Bazen patika yollara da ihtiyacımız olur. Hani kaçıp sığındığımız küçük kulübemize götürür bizi, yani gönlümüzün iç gönlüne. Yollar bazen de yokuşa sürer bizi, bazen engebelidir, bazen de gece yolculuğuna çıkartır. Kalbimiz büyük ve uzun bir yol ise o yolun istediği en önemli şey emin olmaktır. Onun için iyi ışıklandırmak ve doğru levhalarla donatmak gerek yolu.

Hadi bana gel ya da sana geleyim dediğimizde bizi hayatımızın en uzun yolculuğuna götüren yolların hepsi küçücük ama anlamı büyük bu sözle başlar. Anlamının ağırlığının altında ezilmemenin mümkün olmadığı ama bir insanı kuş gibi de hafiflettiği, aynı zamanda insanı bir o kadar da güçlü yapan ve en artık seninim diye de okunan seni seviyorum sözüdür.

Sevgi zaman ölçü birimi değildir. Başlangıcı insanın aklından daha ilk gün ki gibi hiç çıkmaz ama bitiş tarihi olmaz, konamaz. Olmamalı. Sevgide zaman sadece kaybedilen veya sevdiğinle geçirdiğin zaman olunca bir tarih numarası verilir. Ve sevginin yaşayacağı tek mekanı sadece kalptir.

Uyurken de sever bir insan. Eğer uyurken sevmeyi unutsa ya da ara verse uyanınca aklına ilk sevdiği gelir mi hiç? Sevdiğinin elini tutamadığı, gözlerin içine bakacak kadar yanında olamadığı zamanda da yanında hisseder. Bunun için sadece kalbinin onunla dolu olması yeterlidir.

Onun içindir ki güzel bir söz söylemenin ya da duymanın zamanı yoktur. Güzel olan her şeyin zamanı onu duyduğumuz ve yaşadığımız o andır. O andan itibaren hissettirdiği duygu ve hazzının gücü alıp götürür bizi.

Sevgiyi her fırsatta dillendirmek ne sözün ne de anlamının değerini kaybettirir. Sevgi altındır. Belki zamanla sözcüklerin söylenişi ya da sıralaması değişebilir ama hep sevgiyle baktığın sürece hep değeri aynı kalır. Fırsat varken seni seviyorum demek için ne duruyorsunuz?

İçinizdeki sesin susmasına asla müsaade etmeyin. Çünkü kalbimiz bizi hiç bir zaman yarı yolda bırakmaz. Bizi yarı yolda bırakacak kalbin de bizi yaşatması mümkün değildir zaten. İçimizdeki sesin hep gerçeği söylediğini duyarız. Gerçeklerden korkmamak gerek. Seni seviyorum diye söylemediğiniz bir dakikayı daha kaybettiniz.

Sevgi güzel bir şehir gibidir. O şehirde yaşamaktan mutlu ve huzurlu olur insan. Mutluysan sevgi seni heyecanla çarpan bir kalp ile yaşatır. Hani söz gelimi Dünyada ne güzel şehirler var görülmesi gerekir ve yaşanır denir ya işte yaşanması gereken en güzel şehir bir insanın kalbinde yaşamaktır. İşte daha ilk kez görünce hemen büyüsüne kapıldığımız güzel bir şehir gibidir aşk ve o güzel şehirde yaşamak gibidir aşk.

Ruhumuzun her zerresini kaplayan şey hislerimizden başka bir şey değildir. O yüzden her zaman ilk içimizdekini yaşarız. Her yüzün bir ruhunun olması da bundandır.

Hepimizin okuduğu ya da bildiği “Çocuk” kitabı olan ama aslında daha çok büyükler için olması gereken Küçük Prens kitabından bir bölümle sevgiyi ve bağlılığı tarif edişine misafir olalım.

”Tilki “beni evcilleştir” demişti küçük Prense. Küçük Prens bilmiyordu evcilleştirmenin ne demek olduğunu. Tilki ” bağlar kurmak” demişti. ” Beni evcilleştirirsen, benim için sen dünyadaki herkesten farklı biri olursun, ben de senin için eşsiz benzersiz olurum” Sonra buğday tarlalarını göstermişti küçük Prense, buğday tarlalarının hiçbir anlamı yoktur benim için, ama senin saçların altın sarısı… Beni evcilleştirirsen buğday tarlaları bana hep seni hatırlatacak ve ben buğday tarlalarında esen rüzgarın sesini de seveceğim.” Çok güzel ifadeler değil mi? Harfleri bile sevgi dolduruyor.

İşte Sevginin güzelleştiremediği hiç bir tablo yoktur ki kalbimizde yerini bulamasın. Sevdikleri olan insanlar hiçbir yere gitmezler. Çünkü sevdiklerinde kalırlar.

Sevgi tohumunun düştüğü topraktan her zaman sevgi çıkar ve en büyük karizma sevilmektir.

Taşkın Sarıkaya

13/04/2018 00:30