Alıntılar Yazısı

“Ölmeye yazgılı olduğumuzu doğduğumuzdan beri biliyoruz. İşte bu yüzden bir bakıma hepimiz ölü doğmuş sayılırız.” Körlük, José Saramago. Peki insan bu hayattan ne ister?

Bu soruya yanıtı da Raymond Carver versin “Aldın mı hayattan istediğini bu halde bile? Aldım. Peki ne istemiştin? Sevilmişti demek kendime, sevilmiş hissetmek kendimi yeryüzünde.” uçsuz bucaksız koca evrende bir toz zerresi kadar olan bu mavi kubbe altında bir insanın doğduğu günden, son nefesine kadar tüm isteği ve umudu sevmek ve sevilmek dahası anlaşılmaktır.

Yaşanmışlık dündür; umut ise paha biçilemeyen bir yarın. Sevmek ve sevilmek de bilgelik gerektirir. Bilgi doğuştan öğrenmeye açlıktır. İşte bu yüzden öğrendikçe daha çok öğrenmek ister insan. Sonra tüm bilgiler gibi bu da büyük bir güce dönüşür.

Sevmek ve sevilmek; işte bu cümle içinde mutluluk kadar hüzünde saklıdır. Duygularımızın coşkusu olduğu gibi yası da vardır. Bu yüzden sevginin nasıl olma(ma)sını gerektiğini en çok yaralananlar bilir. Yeteri kadar duygusal bir yas bizi iyileştirmek içindir ama “bizi öldürmeyen şey güçlendirir” diye yola çıkıp katılaşmak yapılacak en doğru yolculuk değildir.

Aslolan özümüze yapacağımız yolculukta ağır ağır giderken içimizdeki sevgiye ve umuda daha sıkı sıkı sarılarak ve de onu koruyarak o yola devam etmektir. Bilgi balmumu kıvamdadır ama çok büyük bir güçtür. Sevgiyi güvenden ayırabilir miyiz? Çünkü inanmadan ve içimizdeki sevgiyi konuşturmadan yarınlara anlam katamayız.

Jean Jaurês’in dediği gibi “En büyük insanlar başkalarına umut verebilecek insanlardır.” İşte umut ve umudun cümle içindeki anlamı içimizdeki yaşam sevgisinin hâlâ hayattaki en büyük güç olduğudur.

Duygularımızı bir köşeye atarsak eğer, güzel yaptığımız bir yemeğin, aylarca beklediğimiz o seyahatin, heyecanla yeni aldığımız bir kıyafetin, içinde kendimizi bulduğumuz filmin, gecemizi gündüzümüze katarak en güzel yıllarımızı verdiğimiz mesleğimizin, çayın, kahvenin ya da en basitinden yarının tadını nasıl çıkartabiliriz.

Evrende toz zerresi kadar olan ama bizim için uçsuz bucaksız olan bu Dünyanın her daim çağdaşı olan Rûmî ile alıntılar yazısını bitirirsek “Aşk, seninle her şey arasındaki köprüdür”.

Taşkın Sarıkaya
14:02 06/09/2022

Yorum bırakın